Kayseri Sektör Çalıştayı’na katılan heyet, Elmas Programı kapsamındaki gelişmeleri ve havacılık alanında uzun vadeli hedefleri masaya yatırdı. Türkiye’nin savunma sanayii ekosistemine katkı sağlayan kurumlar ile il ve sanayi temsilcilerinin bir araya geldiği toplantıda, Melikgazi Belediyesi Mehmet Altun Havacılık ve Uzay Teknolojileri Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin programa dahil oluşu heyecanla karşılandı. İlk öğrencilerin İngilizce hazırlıkla başladığı eğitim süreci, toplamda 50 öğrenciyle sürüyor ve bu adım, havacılığın şehir açısından önemli bir kalkınma göstergesi olarak öne çıktı.
Melikgazi Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu, havacılık ve uzay bilimi alanında lise kurma başarısını gurur verici buldu ve projenin Türkiye’nin dört bir yanına hizmet edeceğini vurguladı. Ayrıca TOMTAŞ fabrikasının kurulması, Fasbat tesislerinin devreye girişi ve Hava İkmal Bakım Merkezimizin A400M uçaklarının retrofit işlemlerine odaklanması, Kayseri’nin bölgesel ve ulusal havacılık ekosisteminde kilit rol oynayacağını gösterdi.
AK Parti Kayseri Milletvekili Murat Cahid Cıngı da savunma sanayiine nitelikli insan kaynağı yetiştirme amacıyla hayata geçirilen bu eğitim merkezlerinin şehir için önemli bir yatırım olduğunu belirtti. Milli Eğitim Bakanlığı Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Bal ise Elmas Programı’nın beş ana başlıkla yönlendirildiğini ifade ederek, Savunma Sanayii’ne ve kurumlara teşekkürlerini iletti.
T.C. Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hakan Karataş ise sektördeki mevcut dinamiki özetledi: yaklaşık 3.5 bin firmanın savunma sanayiinde faaliyet gösterdiği, toplamda 8 bin firmanın bu ekosisteme kol kola destek verdiği ve yıllık üretim hacminin 12 milyar doların üzerinde olduğu belirtildi. Ayrıca yurt içi ve yurt dışı projelerin yoğunluğu, ihracat hacminin 7.1 milyar dolar düzeyine ulaştığını gösteriyor. Yerlilik ve millilik oranı son yirmi yılda önemli ölçüde yükseldi: %20 iken bugün %83’e çıktı.
Savunma Sanayii Akademisi Başkanı Prof. Dr. Cenk Aktaş ise Türkiye’nin artık yalnızca AR-GE veya tasarım yapan bir ülke olmadığını, ürünlerin dünya pazarlarında kullanılmaya başlandığını söyledi. Endonezya’ya Kaan anlaşmalarının artmasıyla birlikte teknisyen ve tekniker ihtiyacının da aynı oranda yükseleceğini işaret etti.