Kehribar içinde en az beş farklı böcek takımına ait fosiller tespit edildi. İçerikte sinek türleri, bir mantar böceği ve yaban arıları gibi canlıların izleri bulunurken, aynı zamanlarda bir örümcek ağı parçası da korunmuş durumda. İpliklerin örümcek ağlarına benzer şekilde düzenlenmiş olması, ağların oluşumuna dair eski bir benzerliği düşündürür.
Barcelona Üniversitesi paleobiyoloğu Xavier Delclòs liderliğindeki ekip, bu bulgunun Kretase döneminde Gondwana’nın ekvatoral bölgelerinde nemli ve reçineli orman ekosistemlerinin doğrudan bir kanıtı olduğunu belirtti. Gondwana adlı süper kıta, Trias ve Jura dönemlerinde dağılmaya başlamış ve günümüzde Güney Amerika, Afrika, Avustralya ile Antarktika’nın büyük kısmını oluşturmaktadır. Kehribarlar çoğunlukla kuzey yarımkürede bulunur; bu örnekler ise güney yarımkürede nadirdir ve Jura ile Kretase dönemlerinde sızan araukarya ağaçlarının reçinelerinin günümüze ulaşmış farklı bir temsilidir.
İki farklı kehribar türünün tespit edilmesi taş ocağında yapılan analizlerle ortaya kondu. Birincisi, köklerden sızan yeraltı reçinesi; ikincisi ise yer üstü reçinesinin havayla temas ederek böcekleri tuzağa düşürdüğü birikimler olarak ayrılıyor. Böcek içeren kehribarlar genelde nadir bulunurken, çoğunlukla kök reçinelerinden oluşan fosillerin içinde başka canlılara ait izler sınırlı kalır.
Bu keşif, yalnızca böcekleri değil, aynı zamanda örümcek ağı ve polen gibi mikro detayları da günümüze taşıyan nadir bir örnek olarak öne çıkıyor. İlginç bir şekilde, kuzey yarımkürede yaygın olan reçine yiyen mantarlar bu örnekte neredeyse tamamen yoktu. Araştırmacılar, bunun bölgedeki toprağın yoğun suyla dolu olmasıyla ilişkili olabileceğini değerlendiriyorlar.
News
