Gün geçtikçe sosyal medya üzerinden zayıflama amacıyla ürün satışı yapan fenomenler, kullanıcıların sağlık riskleriyle karşı karşıya kalmasına neden oluyor. Uzmanlar, reklamı yapılan zayıflama çayları ve kahvelerinin dikkatli incelenmesi gerektiğini vurguluyor. Yeniçağ’ın haberine göre, “hızlı zayıflama” vaatleriyle satılan kahve, çay, çorba ve şok diyetler giderek daha fazla sorun yaratırken, bu yöntemler beraberinde ciddi sağlık risklerini de getiriyor. Popüler diyetler ve hızlı kilo verme formülleri, uzman tavsiyesi olmadan beslenmede hatalı yaklaşımlara yol açıyor. Diyetisyen Ece Eyyupoğlu, kahve ya da çayların tek başına kilo kaybı sağlamayacağını belirtirken, şok diyetler konusunda da uyarıda bulundu. “3 günde 5 kilo verme” gibi iddiaların bilimsel temeli olmadığını ve yalnızca ticari bir yaklaşım olduğunu ifade etti.
KALICI SAĞLIK SORUNLARINA NEDEN OLABİLİR Güvenli kilo kaybının yaşam tarzına uygun olması gerektiğini söyleyen Eyyupoğlu, aksi durumda metabolizmanın yavaşlayabileceğini ve kalıcı sağlık sorunlarının ortaya çıkabileceğini belirtti. Çok ve bilinçsizce tüketilen zayıflama çayları adı altında satılan ticari ürünlerin kalp krizi, karaciğer ve böbrek yetmezliğine kadar ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini ifade etti. Hızlı kilo kaybı uğruna sağlığın ikinci plana atılmaması gerektiğini vurguladı. Son dönemde popülerleşen aralıklı oruç hakkında da bilgi veren Eyyupoğlu, “En yaygın kullanılan yöntem 16:8’dir. 16 saat açlık ve 8 saatlik yemek penceresiyle uygulanır. Aralıklı oruç kesinlikle zararlı değildir diyemem; bazı çalışmalar metabolik sağlığa fayda sağlayabilir, ancak çok uzun süreler için uygulanması önerilmiyor. Özellikle gebe ve emziren kadınlar, çocuklar, ergenler ve kronik hastalığı olan bireyler için uygun değildir. Su orucu veya tek öğün şeklinde diyetler ise temel vitamin ve mineral eksiklikleri, kas kaybı ve metabolizmanın yavaşlaması gibi sorunlara yol açabilir.
1 HAFTADA KAÇ KİLO VERİLEBİLİR? Eyyupoğlu, tek öğünle gereken öğünleri almak mümkün olmadığından bilinçsiz hızlı kilo verme yöntemlerinin kas ve sudan gittiğini belirtti. Kısa sürede hızlı kilo verme çabalarının, besin öğesi yetersizlikleri, kas kaybı ve yeme bozuklukları gibi sorunları tetikleyebileceğini söyledi. Sağlıklı kilo kaybının haftada yaklaşık 0.5-1 kilogram arasında olması gerektiğini vurguladı. Glüten hakkında da açıklama yapan Eyyupoğlu, glütenin buğday, arpa, çavdar gibi tahıllarda bulunan bir protein olduğunu belirtti ve çölyak hastaları ya da glüten intoleransı olanlar için glütensiz beslenmenin gerekli olabileceğini, ancak sağlıklı bireyler için bu tür bir beslenmenin şart olmadığını ifade etti.
TAM TAHILLI ÜRÜNLERİN ÖNEMİ Tam tahıllı ürünlerin lif, vitamin ve mineral açısından zengin olduğuna vurgu yapan Eyyupoğlu, gereksiz yere glütensiz beslenmenin posa alımını azaltabileceğini ve bağırsak sağlığını olumsuz etkileyebileceğini dile getirdi. Araştırmaların, sağlıklı bireylerin glütensiz beslenmesi durumunda bağırsak mikrobiyotasındaki faydalı bakterilerin azalabileceğini gösterdiğini belirterek, uzman önerisi olmadan glüteni kesmenin yanlış ve dengesiz beslenmeye yol açabileceğini sözlerine ekledi. Glütensiz ürünlerin maliyetinin de hesaba katıldığında, sağlıklı bireyler için glütensiz beslenmenin mantıklı bir seçenek olmadığı ifade edildi.